Geleceğin Yıldız Girişimcileri Projesi, ülkemizde girişimcilik alanında lise düzeyindeki tüm okulları kapsayan ilk ve tek örnek uygulama... Bu proje ve etkinliklerle kentimizdeki gençleri girişimcilik ile tanıştırmak, onlara temel girişimcilik eğitimleri vermek, kişisel beceri ve yaratıcılıklarını geliştirmelerinde destek olmak ve takım çalışmasıyla iş fikirlerini geliştirmelerini sağlamayı amaçlıyoruz. Geleceğin Yıldız Girişimcileri Projesi kapsamında, Belediyemiz ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüz işbirliğiyle, Prof. Dr. Necdet Tekin Gençlik Merkezi’nde öğrencilere yönelik ‘Girişimcilik Konferansı’ verildi. Girişimcilik Konferansı'nda Ayça Ceylan Özaslan (psikologofisi.com), Can Dörtkardeşler (Udentify), Şeyhmus Ölker (AppSamurai), projeye dahil olan 17 lisedeki girişimci adayı öğrencilere yönelik ilham verici konuşmalar gerçekleştirdi. Prof. Dr. Necdet Tekin Gençlik Merkezi’ndeki konferansın ilk konuşmacısı AppSamurai’nin kurucusu Şeyhmus Ölker oldu. Girişimcilik Hayat Tarzıdır Ölker konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Girişimciliğin temellerini oluştururken sizin ilk kılavuzunuz, eğitiminiz olacak. Ben sadece yazılım yaparak değil bazı sorunları çözerek de mutlu olabileceğimi fark ettim. 2 kişi kurduğumuz şirket bir buçuk, iki yılın sonunda 35-40 kişinin çalıştığı, Londra’da ofisi olan bir şirket haline geldi. Girişimcilik meslek değildir, girişimcilik bir hayat tarzıdır. İllaki yapılmamış bir şeyi yapmak için girişimci olmanıza gerek yok. Mevcut problemleri daha verimli halde çözerek girişimci olabilirsiniz. Yol arkadaşları çok değerli bu süreçte. Sizden daha iyi yol arkadaşlarınıza ihtiyacınız var. Çok iyi yazılım geliştirebilirsiniz ama çok iyi satış yapamıyorsanız, başarısız olacaksınız. Projenizde doğru kişileri ekibinize dahil etmeniz gerekiyor. Başarıya olan inancınızı hiçbir zaman kaybetmemeniz gerekiyor. 2016’da Türkiye’deki bütün yatırım şirketleriyle görüştük, hepsinden hayır cevabını aldık. 2017’de Almanya’da bir girişim hızlandırma programına kabul aldık. Ondan sonra bir anda hayatımız değişti ve yatırım aldık. Eğer 2016’da vazgeçip, ‘olmuyor biz yanlış iş yapıyoruz’ diye bıraksaydık bugün bu noktada olmayacaktık. Kendinizi sürekli geliştirmek zorundasınız. Yazılım, iş geliştirme, insan kaynakları, hukuk vb durumlarda profesyonel insanlarla çalışmalısınız ancak ilgili konularda fikir sahibi de olmalısınız. Sorunun değil çözümün bir parçası olun. Toplumuzda insanlar sorunla karşılaşınca geri çekilme tarzını seçiyorlar. Biz çözümleri buluruz, çözümleri fırsat olarak görürüz ve o fırsatları iş modeli haline getiririz. Bunu bir hayat felsefesi haline getirmemiz gerekiyor. Engeller sizi yıldırmasın. İradeniz çok güçlü olmalı. Hayat kısa ve zaman çok hızlı geçiyor, ne yaparsanız yapın eğlenerek yapmayı da ihmal etmeyin.” Girişimcilik Kasları Çalışmalı Ölker’den sonra, psikologofisi.com’dan Ayça Ceylan Özaslan girişimcilik deneyimlerini aktardı. Özaslan geleceğin yıldız girişimci adaylarına şunları söyledi: “Kamuda da çalışsanız özel sektörde de çalışsanız olaylara başka bakış açılarıyla bakabildiğinizde bambaşka sonuçlarla karşılaşacaksınız. Belki de birçok sorunu kolaylıkla çözebileceksiniz. O yüzden girişimcilik kaslarını şimdiden çalıştırıyor olmak çok önemli. Türkiye’de girişimcilikle ilgilenen 18-24 yaş arasında 2013-2014 yılları arasında yüzde ellilik bir artış var. Bu güzel bir şey. Gençler girişimcilikle ilgileniyor. Toplumun girişimciliğe bakış açısı da değişti. Artık bir kariyer yolu olarak kabul edilebiliyor. Aynı raporda çok daha ilginç veriler de var. Türkiye’de işsizlik nedeniyle iş bulamayanların sayısı 2013’de yüzde 8’den 2014’te yüzde 42’ye çıkmış. İnovatif bir fikri olduğu için bir yerde bir fırsat gördüğü için girişimci olanların sayısı yüzde 50 düşüş göstermiş. Bu bize gösteriyor ki özellikle gençler ihtiyaçtan dolayı girişimci oluyorlar. İş bulamıyorlar, ciddi bir istihdam problemi var. Türkiye’de her 5 gençten 1’i işsiz. 2016 yılı itibariyle kadın istihdamı oranında en düşük olan ülkeyiz. Türkiye’de yaklaşık 40 milyon kadın var sadece yüzde 31’i iş gücüne katılabiliyor. Siz burada çok şanslısınız. Ancak bu gerçekleri de görmek gerekiyor. Kadının emeği değerli olmalı. Peki, gerçekten böyle olduğunda nasıl bir fark yaratılabilir? Dünya Bankası Türkiye Direktörünün 2014’te yaptığı bir açıklama var. Tam zamanlı çalışan kadınların oranında ki 6 puanlık bir artış gelirleri yüzde 7 arttırabiliyor. Yoksulluğu yüzde 15 düşürebiliyor. Startuplarda da ok büyük bir değişiklik yok. Startuplarda her ne kadar yenilikçi ve daha yüksek bakış açılarına sahip olsalar da temelde kadına yönelik ön yargı var. Kadının toplumdaki yeri, teşvik mekanizmalarının ve politikalarının eksikliği, eğitim düzeyi, çalışmasına yönelik ön yargılar var. Burada çok şanslısınız ancak Türkiye’nin pek çok yeri böyle değil. Sosyal Girişimcilik Sosyal girişimciliğe de değinen Özaslan şu ifadeleri kullandı:  “Kar ve toplumsal faydayı aynı potada eriten, toplumsal ideallerle yönetim becerilerini aynı çatı altında toplayan bir anlayıştır. Sosyal girişimcileri çok duyuyoruz, bundan sonra da duymaya devam edeceğiz. Çünkü bu girişimlere çok ihtiyacımız var. 2015’te dünya liderleri bir araya geldi. Dünyanın daha iyi bir yer olması, daha yaşanabilir bir yer olması için 17 hedef belirlediler. Açlığa son, kaliteli eğitim gibi birbiriyle bağlantılı hedefler var. 2030 yılında tüm bu hedeflere ulaşılması amaçlanıyor. Bu hedeflere ulaşabilmemiz için mevcut çözümlerimiz yeterli değil. Bunun içi hayali olan, cesur olan, inandığı amaçlar için çalışacak motivasyonu kendinde bulan ve yaratıcı motivasyonu yüksek genç girişimcilere ihtiyacımız var. Büyük hayaller kurun, bambaşka yarınlara ulaşabilirsiniz.” En Önemli Şey Sürdürülebilirlik Konferansın bir diğer konuşmacısı Udentify Kurucu Ortağı Can Dörtkardeşler de genceler çok önemli paylaşımlarda bulundu. Dörtkardeşler ilham veren konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Lüleburgaz’da çok ileri bir yerde yaşıyorsunuz. Bu şansınızı üniversiteye gittiğinizde göreceksiniz. Ben her yeri İzmir zannediyordum. Ancak öyle olmadığını gördüm. 13 yaşında iki çocuk olarak önce stant açmayı, ürün almayı ve satmayı öğrendik. Lise ikide artık sıkılmamamız gerektiğini anladık. Matematiğe önem vermezsek, üniversite sınavından yakınarak ders çalışmazsak, hayatımız boyunca çadır çekmemiz gerektiğini biz ilk senemizde öğrenmiş olduk. Bunu yadırgamıyorum. Çünkü benim bu sahneye çıkmamdaki sebep bu oldu. Küçük yaşta bir ürünün para ettiğini ve bunu alıp satarken ne gibi süreçlerden geçtiğini anlamış oldum. Tüm lise ve üniversite harçlıklarımı çıkardım. Kesinlikle ticaret denilen şeyi görmelisiniz. Gerçekten bir şey satmayı öğrenmenizi önenirim. Mutlaka kullanıcısı olmadığınız bir ürünü alıp satmayı öğrenin. Önce ticareti öğreniyorsunuz. Satıcı ben değilsem karşı tarafı nasıl anlarım bunu öğreniyorsunuz. Çok güzel bir toplumda yaşıyorsunuz, bilgi birikiminin yüksek olduğu bir toplumda yaşıyorsunuz. Bunları buralarda muhakkak ileri taşıyabilirsiniz. Çok çalışmayı, insanların zor zamanlarında kaldığında geri dönmemelerini sağlayacak bir değere ihtiyacı olduğunu, gocunmamayı, başkasının sorununu daha iyi çözebilmeyi ve sosyal bir etki yaratmak istiyorsak para kazanmamız gerektiğini öğrendik. Bunları birleştirince etki odaklı bir girişim kurma seçeneği çıktı karşımıza. Siz de kendinize bir değer edinin, çünkü en önemli şeylerden birisi sürdürülebilirlik. Yaptığınız işi iki sene üç sene boyunca sürdürülebilir kılmıyorsanız hiçbir şekilde değer üretemiyorsunuz. Mutlaka geriye dönülmeyecek bir hedefinizin olması gerekliliğini kendiniz edinin. Bir değere sarılın ve hiçbir şekilde çalışmaktan vazgeçmeyin. Değer üretmek için çok daha fazla çalışmak ve zorluklardan kaçmamanız lazım.” Lüleburgaz’da Gençleri Geleceğe Hazırlıyoruz Konferansın sonunda konuşma yapan Belediye Başkanımız Emin Halebak şu ifadeleri kullandı: “Konuşmacılarımıza tecrübelerini paylaştıkları için çok teşekkür ediyorum. Dünyada o kadar hızlı bir değişim var ki bu hızlı değişim ihtiyaçları ortaya çıkarıyor. Bu ihtiyaçları da ortaya koyacak insanlar farklı noktalara gelecekler. Girişimcilerin her biri mutlaka karşılarındakileri ikna etmek ve kendilerine fırsat yaratmak zorundalar. Buna her zaman hazır olmalısınız. Biz Lüleburgaz’da gençlerimizin geleceğe daha iyi hazırlanmalarını arzu ediyoruz. Farklı bir kentte yaşadığımızın farkındayız. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüzle toplandık ve dedik ki geleceğin dünyasına çocuklarımızı hazırlamalıyız.”